Belki yıllar yılı bekledin belki aniden karar verdin. Öyle ya da böyle bir şekilde nikah defterine imzayı atıverdin. Oradan hop hemen bir balayı. Deli gibi aşığım kafaları. İkinci hafta tutulsun evin yolları. Düşün ilk defa aynı evi paylaşıyorsun. İlk defa gerçek yüzünü gösteriyor, karşındakini bu kadar yakından tanıyorsun. Geçer diye bekliyor, sabrını zorluyor, umudunu kaybetmemeye çalışıyorsun. Üçüncü haftada gözlerindeki aşk perdesi kalktığında ise soluğu mahkeme salonunda alıyorsun. Peki bu kararı alırken ne düşünüyorsun? Burcunun etkili olduğunu biliyor musun?






Kaçak Yaylar
Eşin dostun gazıyla kendisini nikah masasında bulan Yayların pembiş masalları maalesef ki çok fazla sürmüyor. Zaten evlenerek yapısına pek uymayan bir harekette bulunuyor, aynı insanla aynı evi paylaşmaya niyet ediyor. Ya sonra? Her şey kafasına birer birer dank ediyor. Evdeki tertip düzen üstüne üstüne geliyor, birine bağlı yaşama düşüncesi onu fazlasıyla geriyor. Bazen tek başına dışarıya çıkmak istiyor ya da bütün işleri erteleyip keyif yapmak. Tabii var mı savruk Yayın tüm isteklerine eyvallah diyecek bir insanoğlu? Sanmıyoruz. Evliliğin üçüncü haftasında olan biten her şeye şahitlik etmek için paşa paşa adliyenin yolunu tutuyoruz.



Özgür Kovalar
Herhalde hayalindeki siyah deri ceket giyen motosikletli erkeği ya da rock konserinde kafa sallayan turuncu saçlı hatunu bulmuş olacak ki ani bir kararla “evet” diyor nikah memuruna. Yoksa Kova burcunun evlendirme dairesinde olmasının başka bir açıklaması olabilir mi? Olamaz. Kardeşinin düğününe gitmeyen insandan bahsediyoruz burada. Tabii onunda aşktan gözleri kör olabilir, ne kadar rasyonel düşünse de duygularına boyun eğebilir. Asla yadırgamıyoruz. Sadece neden bu kadar çabuk bittiğini sorguluyoruz. Acaba karısı / kocası zincir vurmaya mı kalktı özgür Kovaya? Yoksa fazla mı mıç mıç davrandı acaba?