Hava değişiklikleri gibi cildimiz de mevsimlerle birlikte değişime uğrama ihtiyacı hisseder. Sonbahar ayları cilt bakımı ve tedavileri planlamak için ayrıca kış aylarına cildi hazırlamak için uygun zamanlardır. Kış aylarında cilt ayrıca ekstra bakım ve sevgiye ihtiyaç duyar.

Fakat iyi haber; soğuk hava ve düşük ultraviyole oranı cildinizin ve cilt bakımı uygulamalarının en iyi arkadaşıdır!

Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi, dermatoloji bölümünden Uzm. Dr. Zahide Eriş Eken soğuk havanın cildimize etkilerine dikkat çekiyor;

Soğuk hava cildin dış katmanını etkileyerek daha kalın ve kırılgan hale getirir. Kış ayı boyunca ciltte yağ salgısı azalır ve bu durumlarla birlikte yine kışın soğuk ve kuru hava cildin kurumasına sebep olur.

Ciltte kuruluk, gerilme ve ince kılcal damarlarda genişlemeler sebebiyle oluşan kızarıklıkla birlikte cildin nem dengesi bozulur. Kuru cilt ayrıca başta egzema olmak üzere bazı cilt hastalıklarının da tetiklenmesine sebep olur.

SONBAHARDA GÖRÜLEN CİLT SORUNLARI
1-Cildinizde kuruluk başlayabilir: Yüz, dudaklar, vücut, kol ve bacaklar kurur,
2-Yüzde ve omuzlarda çillenme ve güneş lekelerinde artış olabilir,
3-Kaz ayakları güneş ışınlarının etkisiyle belirginleşmiş olabilir,
4-Açık ayakkabı ve sandaletlerle ayaklarınız bakımsız kalmış ve ayak derinizde kurumalar soyulmalar başlamış olabilir,
5-Saçlarınız havuz, deniz ve güneşin etkisiyle kurumuş ve bakımsız kalmış olabilir.

KIŞA HAZIRLIKTA 10 ADIM

SU İÇİN
*Öncelikle nem dengesini sağlamak için bol su içmek gereklidir (günde en az 8 bardak)

HANGİ CİLDE HANGİ NEMLENDİRİCİ?
Yüz ve vücuda uygun nemlendiricilerle vücudun nem dengesi sağlanabilir. Yüz ve vücutta çok kuru ciltler için yağlı kremler; yağlı ve akneye meyilli ciltlerde ise su bazlı kremler tercih edilmelidir. Bacaklar ve kollar daha kurumaya meyilli bölgeler olduğu için bu bölgelerde yağlı kremler tercih edilmelidir.

Nemlendirici kremler tercihe göre genellikle gliserin, vazelin, üre, laktik asit ve hyaluronik asit içerirler. Bu nemlendiriciler kuruluğu önlemek için soğuk havalarda sıklıkla ve tercihen banyo sonrası nemli cilde sürülmelidir.

Nemlendiricilerle kuruluğunuz geçmiyorsa veya iş yoğunluğundan dolayı nemlendiricilerin etkisi hızlı olsun istiyorsanız; hyaluronik asit içeren nem aşısı yaptırabilirsiniz. Bu uygulama dermatoloji uzmanları tarafından kısa sürede küçük enjeksiyonlarla bir veya birkaç seans şeklinde yapılabilir. Cilt altına enjeksiyonlarla hyaluronik asit direkt verilir. Böylelikle nemlendirici kremlerin ciltten emilmesi beklenmeden hyaluronik asitin ciltte direkt nemlendirici ve cilt gençleştirici etkisi başlar. Bu uygulamalarda hyaluronik asitle birlikte, cilde ışıltı, sıkılaşma ve gençleşme özelliği sağlayan vitamin kokteylleri ve somon DNA da tercihen uygulanabilir. Ayrıca nem aşısının etkisi seanslar halinde PRP işlemi ile güçlendirilebilir.

PRP yani “Platelet rich plasma†platelet (trombosit) yönünden zenginleştirilmiş plazmanın kısaltılmışıdır. Kişiden alınan küçük miktardaki kan özel bir tüpe konularak bir dizi işlemden geçirildikten sonra elde edilen ‘trombositten zengin plazma' aynı kişiye yapılmak istenilen işleme göre, istenilen bölgeye enjeksiyon yoluyla geri verilir. Trombosit denilen kan hücreleri, vücudumuzda bulunan deforme olmuş dokuların onarımı ve naturel haline dönüşmelerini sağlamak için gerekli “büyüme faktörlerini†yapısında barındırmaktadır.

CİLT KIZARIKLIKLARI GEÇER Mİ?
Cilt yüzeyindeki kılcal damar ve kızarıklıkların ise lazerle tedavisi için kış ayları yine en uygun aylardır. Bu damarlanmalar ve kızarıklıklar uygun lazerle birkaç seansda silinebilir.

MASKE VE PEELİNG FAYDALI MI?
Cilt yüzeyindeki ölü cilt hücreleri meyve asitleri içeren (glikolik, ait, retinoik asit, salisilik asit gibi) ve cilt tipine göre tercih edilen temizleme jelleri, kremler ve maskelerle uzaklaştırılabilir. Bu kimyasal peeling işlemi tercihen hızlı ve daha etkili olacak şekilde muayenehane ortamında bu asitlerin daha etkin dozları kullanılarak seanslar şeklinde uzmanlar tarafından uygulanabilir. Kimyasal peeling düzenli yapılan ciltler daha sağlıklı ve canlı kaldığı için diğer cilt gençleştirme işlemlerine çok ihtiyaç duymazlar.

EL VE AYAK BAKIMINI UNUTMAYIN

Kış aylarında el ve ayak bakımı önemlidir. El kremleri gliserin, vazelin, lanolin içerir ve kış aylarında sıklıkla uygulanmalıdır. El sabunları ise kuruluğu önlemek için yağlı veya kremli olmalıdır.

Kış aylarında ayaklar sürekli ayakkabı içindedir ama yaz ayı boyunca deniz suyu ve sandalet içinde güneşe maruz kalan ayaklarımız kurur ve topuklarda çatlaklar oluşmaya başlar. Kış aylarında ayaklarımıza dikkat edersek yaz aylarında açık ayakkabılarda daha bakımlı ayaklara sahip olabiliriz. Salisilik asit ve üre içeren nemlendirici pomatlar topuklara ve ayaklara masajla uygulanmalıdır. Vakit bulamıyorsak bu uygulamayı gece yatarken yapabiliriz.

El üzerinde oluşan güneş lekeleri kış ayında uygulanabilecek lazer işlemleri ile giderilebilir.

DUDAKLARINIZI DA GÜNEŞTEN KORUYUN
Dudaklarda soğuk havaların başlamasıyla birlikte cildimiz gibi nem dengesini sağlayamayarak kurur. Kuruyan dudaklar çatlayıp, kanayabilir bu da dudakta acı ve gerginlik hissi yaratır.

Dudaklarımızı da koruyucu nemlendirici kremlerle koruyabiliriz ve dışarı çıkarken dudaklara güneş koruyucu içeren nemlendiriciler kullanmak gereklidir. Yine dudakların kuruluğu nemlendiricilerle sağlanamıyorsa cilde yapılan nem aşısı gibi dudağa da nem aşısı uygulaması yapılabilir.

AKNE TEDAVİSİ NE ZAMAN YAPILMALI?
Yaz aylarında sıcak hava, terleme ve dondurma çikolata gibi yiyeceklerin fazla tüketilmesiyle sivilcelerde artış olabilir. Soğuk havalar akne ve akne izlerinin tedavisi için uygun zamanlardır. Yüzeyden uygulanacak kremler ve jeller veya ağızdan alınan haplar aknenin şiddetine göre tedavi için belirlenir ve bunlar genellikle kış aylarında kullanıma uygundur.

Ayrıca akne izleri için de soyucu bazı kremler kış aylarında kullanılmalıdır.
Akne izleri için kimyasal peeling işlemleri veya lazer işlemleri soğuk havalarda yapılabilir. Fraksiyonel lazerler akne izleri ve lekelerinde uygulanabilir.

SAÇ DÖKÜLMESİ ÖNLENEBİLİR Mİ?
Güneş ışığı, tuzlu deniz suyu ve klorlu havuz suları ile yıpranan ve hasarlanan saçlar soğuk ve kuru havaların da etkisiyle cildimiz gibi kurur ve kabalaşır. Kuruyan saçlarda saç gövdesi hasarlanır ve saçlar kabarıklaşır, taranamaz ve dökülmeler başlar. Yazın yıpranan saçları soğuk ve kuru havaya hazırlamak için nem dengesini sağlamak gereklidir. Saç kremleri ve nemlendirici saç maskeleri uygulanabilir. Badem yağı doğal ve saç için etkili bir nem kaynağıdır.

Ayrıca saç dökülmelerine hızlı etki sağlamak için saç PRP işlemleri ve saç için etkili bir vitamin olan biotin de içeren vitamin kokteylleri saça uygulanabilir. Bu uygulamalar kişinin saç dökülme ve saç sağlığının durumuna göre kişiye özel seanslar şeklinde uzman doktorlar tarafından belirlenerek yapılır.

LEKELERLE MÜCADELE ZAMANI
Ciltte yaz ayı boyunca daha belirginleşen lekeler ve çillerin tedavisi için kış ayları daha uygundur. Cilt lekeleri cilt yapısına ve genetiğine bağlı olarak güneşin yıllar süren etkisiyle oluşurlar. Bu lekeler daha ufak veya geniş çaplı, bir bölgede veya tüm yüzü kaplayacak şekilde oluşabilir. Bazı lekelerin tedavisi yapılabilir fakat unutulmamalıdır ki lekeler tekrarlayıcı olabilir.

Lekelere kimyasal peeling, enzimatik peeling veya lazer işlemleri yapılabilir. Cildin dış katmanında leke tedavisi yapılırken ayrıca cilt altı dokusunun desteklenmesi de önemlidir. Bu sebeple cildi soymayan fraksiyonel lazerler, mezoterapi, PRP gibi işlemlerle cilt altı doku uyarılır ve cilt altı dokudaki büyüme faktörleri salgılayan hücreler onarım süreçlerini hızlandırır. Etkili ve başarılı tedaviler almak için dermatoloji uzmanlarıyla görüşmeniz doğru olacaktır.

CİLDİ YENİLEYEN UYGULAMA
Son zamanlarda her alanda olduğu gibi dermatoloji ve estetik alanında da teknoloji yenilenmektedir. Fraksiyonel lazerler cilt yenilenmesinde kullanılan en etkili teknik haline gelmiştir.Cilt yenilenmesi, leke, kırışıklık, sivilce izleri, yanık ve cerrahi sonrası kalan izler bu tip lazerlerin etkili olduğu alanlardır.

Fraksiyonel lazerler kollajen dokuyu kontrollü olarak hasarlayıp cildin yenilenme ve iyileşme hücrelerini harekete geçirmek için çalışırlar. Böylelikle hasarlı cilt yenilenir ve kaliteli ve yeni kollajen üretimi gerçekleşir. Böylece görünür bir şekilde zamanı geriye almış olursunuz.

Fraksiyonel lazerlerle cilt rengi düzenlenir, ince kırışıklıklar azalır, cilt sarkma ve gevşekliklerinde ve akne ve ameliyat izlerinde belirgin bir azalma olur. Cilt daha gençleşeceği için daha genç de görünür. Lazerlerin bu etkileri klinik olarak da kanıtlanmıştır.

Soyucu olmayan fraksiyonel lazerlerle cildin dış katmanı korunur ve günlük hayattan soyutlanmadan, kızarıklık ve soyulma sorununu yaşamadan konforlu bir şekilde lazer uygulaması yaptırılabilir. Bu uygulama kısa süreli ve seanslar halinde uygulanmaktadır.
Cerrahi olmayan bu uygulamalar belirgin bir şekilde cilt sağlığınızı artırarak ameliyatsız gençleşmenin önünü açar.