Kuzey yarım kürenin soğuk bölgelerinde yetişen kızılcık, kırmızı rengiyle şifa dolu bir meyvedir. Eylül ve Ekim aylarında hasat edilir, bu sebeple esas kızılcık mevsimi sonbahardır. Bazı yörelerde kiran, kiren, eğren ya da ergen adlarıyla da bilinir. Suyu içilen, şerbet, reçel ve marmelat olarak da tüketilebilen bu meyvenin tarhanası dahi yapılır.
Eski zamanlarda Kızılderililer tarafından yara tedavisinde kullanılan kızılcık, tıbbi bir meyve olarak da bilinir. A, E, C ve K vitaminleri bakımından oldukça zengin bir içeriğe sahip olan kızılcık, aynı zamanda sodyum, kalsiyum, bakır, manganez ve potasyum gibi birbirinden önemli mineralleri de içerisinde barındırmaktadır.
Zeytin büyüklüğünde formu, ekşi tadı ve kırmızı rengiyle mutfaklardan eksik olmaması gereken kızılcığın faydalarını birlikte inceleyelim:
Kızılcık içindeki besin lifleriyle kan basıncının dengelenmesine yardımcı olur.
Güçlü bir doğal antienflamatuar, antiviral ve antibakteriyel madde olan yüksek miktarda C vitamini içermesi nedeniyle soğuk algınlığını ve gribi önlemek için ideal bir besindir.
Kızılcık içindeki E vitaminiyle iltihapların hızla iyileşmesini sağladığı gibi, idrar yolu enfeksiyonlarının da düzelme sürecini hızlandırır.
Kalsiyum bakımından oldukça zengin bir içeriğe sahip olan kızılcık suyu, kemik hastalığı olarak bilinen osteoporoza yakalanma riskinin azalmasına katkıda bulunur.
Kızılcık kanın pıhtılaşmasını engelleyen ve tümörleri ortadan kaldıran salisilik asit içerir.
Kızılcıktaki proantosiyanidinler bakterilerin diş yüzeylerine bağlanmasını önleyerek ağız sağlığını korumada yardımcı olur.
Kızılcığın içeriğinde yer alan melatonin hormonu, uykusuzluk problemini önlemede etkindir; uyku düzenini sağlar ve vücudun biyoritmini düzenler.
To view links or images in signatures your post count must be 0 or greater. You currently have 0 posts.
Güzel günler yakın.
To view links or images in signatures your post count must be 0 or greater. You currently have 0 posts.