Ahşap ve küf kokan birahaneler vardır. Işıkları loş, yerleri pis, duvarları takvim kızları ile dolu. İçeridekilerin yüzleri gülmez. Onlar hayatlarında ne bar görmüşlerdir, ne taverna ne de gece kulübü. Dertleri olan insanlardır. Ya bir arkadaşlarıyla yada tek başlarınadırlar. Kabuğu nemlenmiş bir kase fıstık, suyu çıkmış biraz peynir ve bilmem kaç adet bira şişesi ile tek başına oturursun bir köşede. Düşünürsün. Yeni gelenlerin, gelip gidenlerin ve garsonların selamlarından başka hiçbir şeye cevap vermezsin. Kafanın içindekilere cevap vermekle meşgul olursun. Ne sorular biter, ne cevaplar gecenin aksine...