
Atalarımız bu toprakları Müslüman toprağı yapmak, buradaki insanlara İslam dinini anlatmak için yüzyıllarca uğraştılar. Pek çok kanlı savaşa, pek çok kahramanlığa sahne oldu bu topraklar. Yapılan savaşlarda birçok kişi şehitlik mertebesine erişti. Ve bu topraklar da İslam dini ile şereflendi. Ele geçirdikleri toprakları sömürmek yerine oralara hizmet götürdü atalarımız. Birçok yere, o zamanki medeniyeti temsil eden cami, köprü, medrese gibi eserler yaparak adeta bu toprakların gerçek sahibi olduğumuzu gösterdiler.
Daha sonra binlerce yıldır bizim olan, kanımızla suladığımız, yaptığımız eserlerle adeta tapuladığımız bu topraklara göz dikenler oldu. Anadolu, parçalanan Osmanlı Devleti'nin elinde kalan son değerli toprağıydı. Yıllarca savaşarak yorgun düşen bu millet, ilk başlarda kaybeder gibi göründü. Ama sonra iman gücüyle, cesur askerleriyle, bağrından çıkan Mustafa Kemal gibi dehalarıyla kötü gidişi önlediler. Göğüslerini siper ederek bu cennet vatanı korumasını bildiler. Çanakkale'ye vatanını savunmaya giden, Arı burun cephesinde savaşırken şehit düşen Kınalı Hasan adındaki Mehmetçiğin cebinden bir mektup çıkmıştı.
Annesinden gelen mektupta şunlar yazılıydı:
"Ey gözümün nuru Hasan'ım, köyümüzde rahat rahat oturalım mı vatan sevgisi içimizde alev alev yanıyor. Sen ecdadından, babandan aşağı kalamazsın. Ben senin anan isem, beni ve seni Allah yarattı, vatan büyüttü. Allah bu vatan için seni besledi. Bu vatanın ekmeği iliklerinde duruyor. Sen bu ailenin seçilmiş kurbanısın... Hasan'ım, söyle zabit efendiye, bizim köyde kurbanlık koyunlar kınalanır. Ben de seni evlatlarımın arasından vatana kurban adadım. Onun için saçını kınalamıştım. El hükmü billah, Allah seni İsmail peygamberin yolundan ayırmasın. Seni melekler şimdiden rahmetle anacaktır. Gözlerinden öperim. Anan Hatice."Bu sözler, genci yaşlısı, erkeği kadını tüm Türk milleti için vatan ve millet sevgisinin ne kadar bir değer olduğunu göstermektedir. Günümüzde de askere giden delikanlılarımızın eline kına yakılmasını sebebi budur. Her biri vatana kurban olmaya hazırdır.
Şehitler Haftası olarak düzenlenen 14 - 20 Nisan tarihleri arasında bu vatan için kanını ve canını veren aziz şehitlerimizi bir kere daha saygıyla anmalıyız. Ölümün üzerine gözlerini kırpmadan giden, kanlarıyla bayrağımıza al rengini veren bu insanlar, geride bize bu cennet vatanı bıraktılar. Ruhları şad, mekânları cennet olsun.